Sevgili Hint!
Sevgili Hind, Canım yavrum... Az önce senin gibi güzeller güzeli olan kızıma acil durumlarda ne yapması gerektiğini anlatıyordum. O, birinci sınıfa başladı. Ödev konusuydu; acil durum numarasını öğrettim ve hıçkırarak ağlamaya başladım. Sen geldin aklıma, canım Hind. Sana da sevgili anneciğin mi öğretmişti acil durum numarasını? Ah benim canım, yardım isteyen sesin kulaklarımdan hiç gitmiyor. O küçücük bedenini, o güzel gözlerinle şahit olduklarını düşündükçe bir anne kalbiyle çıldırıyorum. Çaresizlikten deliye dönüyorum. Biliyor musun? Söz verdikleri gibi seni almaya geldi acil durum ekipleri ama canavarlar bırakmadı. Onlara geçit vermedi. Onları da öldürdü. Allah’ın merhametine sığınıyorum. Ve sevgili Hind, hiç anlamıyorum... Orada neler yaşadığını düşünüyorum. Sevdiklerinin öldüğünü anladığın anı, o küçücük yüreğini, tüm vicdanlara seslenip yardım isteyişini, karanlıktan korkmanı...Her çocuk gibi Ah! Bunlara şahit olduğum bir dünyada ısrarla yaşamaya çalışmayı anlamıyorum. Cenne...